FOTOĞRAFI İZİNSİZ KULLANILAN KİŞİLERİN HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ
1-Fotoğraf ve Sesin İzinsiz Ticari Amaç İle Kullanılması:
Fotoğrafın ve sesin korunması, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) m.84′de düzenlenmiştir.
FSEK’in 84 maddesine göre,
"Bir işareti, resim veya sesi,
bunları nakle yarayan bir alet üzerine tespit eden veya ticari maksatlarla
haklı olarak çoğaltan yahut yayan kimse, aynı işaretin, resmin veya sesin 3
üncü bir kişi tarafından aynı vasıtadan faydalanılmak suretiyle çoğaltılmasını
veya yayımlanmasını menedebilir.
Tecavüz eden tacir olmasa bile birinci
fıkra hükmüne aykırı hareket edenler hakkında haksız rekabete müteallik
hükümler uygulanır. Eser mahiyetinde olmayan her nevi fotoğraflar, benzer
usullerle tespit edilen resimler ve sinema mahsulleri hakkında da bu madde
hükmü uygulanır."
Görüleceği üzere, bu Kanun kapsamında her nevi
fotoğraf ve ses koruma altına alınmıştır.
Fotoğrafların veya seslerin üçüncü bir kişi tarafından faydalanılmak suretiyle çoğaltması veya yayımlanması durumunda, haksız rekabete ilişkin hükümler de uygulama alanı bulmaktadır. Bu konuda haksız rekabet, Borçlar Kanunu’nda ve Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiştir. Şunu da belirmek isteri ki, Türk Ticaret Kanunu’nun haksız rekabete ilişkin hükümlerinin uygulanabilmesi için, FSEK’in 84/II fıkrası uyarınca haksız rekabette bulunan kişinin tacir olması da zorunlu değildir.
Yine FSEK 37 maddesinde,
“Haber mahiyetinde olmak ve
bilgilendirme kapsamını aşmamak kaydıyla, günlük hadiselere bağlı olarak fikir
ve sanat eserlerinden bazı parçaların işaret, ses ve/veya görüntü nakline
yarayan vasıtalara alınması mümkündür. Bu şekilde alınmış parçaların
çoğaltılması, yayılması, temsil edilmesi veya radyo ve televizyon gibi
araçlarla yayınlanması serbesttir. Bu serbestlik, hak sahibinin hukuki
menfaatlerine zarar verecek şekilde veya eserden normal yararlanmaya aykırı
biçimde kullanılamaz” düzenlemesine yer verilmiştir.
Kişi fotoğraf ve sesinin kendisinden izin alınmaksızın
veya adı kaynağı belirtilmeksizin kullanılması halinde,
kullanım hukuka uygun olsa bile ses ve fotoğraf sahibi
aşağıda belirtilen hukuki yollara başvurabilir.
FSEK 67 maddesine göre,
“- ...Eser üzerinde sahibinin adı hiç
konulmamış veya yanlış konulmuş yahut konulan ad iltibasa meydan verecek
mahiyette olup da eser sahibi 15 inci maddede zikredilen tespit davasından
başka tecavüzün ref ini talep etmişse, tecavüz eden gerek aslına, gerek
tedavülde bulunan çoğaltılmış nüshalar üzerine eser sahibinin adını derç etmeye
mecburdur. Masrafı tecavüz edene ait olmak üzere, hükmün en fazla 3 gazetede
ilanı talep edilebilir”
FSEK 69 maddesine göre,
“ Mali veya manevi haklarında tecavüz
tehlikesine maruz kalan eser sahibi muhtemel tecavüzün önlenmesini dava
edebilir...”
FSEK 70 maddesine göre,
“Manevi hakları haleldar edilen kişi,
uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat ödenmesi için dava açabilir.
Mahkeme, bu para yerine veya bunlara ek olarak başka bir manevi tazminat
şekline de hükmedebilir... “
FSEK Madde 78 - 67 nci maddenin ikinci
fıkrasında yazılı halden maada, haklı olan taraf, muhik bir sebep veya menfaati
varsa, masrafı diğer tarafa ait olmak üzere, kesinleşmiş olan kararın gazete
veya buna benzer vasıtalarla tamamen veya hulasa olarak ilan edilmesini talep
etmek hakkını haizdir.
İlanın şekil ve muhtevası kararda tespit
edilir. İlan hakkı, hükmün kesinleşmesinden itibaren üç ay içinde kullanılmazsa
düşer.
Görüldüğü üzere, fotoğraf ve sesi izinsiz kullanılan
kişi FSEK’te yer alan davaları açma hakkı bulunmaktadır.
Kişi ses ve fotoğrafının kullanılmadığını, o ses veya
fotoğrafın ilgili web sitesinde yayınlandığını mahkeme kanalıyla veya noter
vasıtasıyla tespit ettirebilir. Ayrıca fotoğraf ve sesin kendisine ait
olduğunun da ispatlanması gerekmemededir.
Kişi bu konuda topladığı tüm deliller ile mahkemeye
başvurarak tecavüzün önlenmesini, yani fotoğrafın web sitesinden yayımının
durdurulması için mahkemeden bir karar vermesini isteyebilir. Eğer bu
fotoğraf veya ses için lisans sözleşmesi yapmışsa bu lisans bedeli veya lisans
sözleşmesi yapmış olmasanız bile böyle bir sözleşme ilişkisi içerisine
girebileceğinizi ispatlayarak yine sözleşme yapılmış olsaydı alınabilecek
miktar talep edile bilinir. Yine tazminat bedellerini üç katına kadar isteme
imkânınız da bulunmaktadır. Ayrıca aynı yasaya dayanan ceza davalarının da
açılması mümkündür.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (YHGK), internette
yayınlansa da özel bir fotoğrafın “izinsiz ve ticari amaçla”
kullanılamayacağına karar vermiştir. Kurul, bir sitede yayınlanan
çocukluk fotoğrafının izinsiz kullanımını, “kişilik haklarına saldırı” saydı.
A.Ö, isimli şahıs, fotoğrafçı dedesinin 1964’te ablasıyla Mersin eski Gümrük
Meydanı’nda çektiği siyah-beyaz çocukluk fotoğrafının, Mersin’i tanıtan bir web
sitesine konulmasına izin verdi. Bir şirket de, siyah-beyaz bu fotoğrafı alıp
kendi vitrinine koydu ve kartvizitine bastı. Vitrinde resmi şans eseri gören
A.Ö., şirketin çocukluk fotoğraflarını “ticari amaçlı ve izinsiz kullandığı”,
bunun kişilik haklarına saldırı olduğu iddiasıyla, Mersin 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi’nde
10 bin liralık manevi tazminat ile davası açmıştır.
Yerel mahkeme kararında, “Kişilik haklarına saldırı
yok” diyerek, davayı reddetti. Kararın gerekçesinde: “Somut olayımızda davacı
bizzat resmini Mersin’in tarihi ve kültürünü araştıran derleyen kişilerin
kurduğu web sitesine Mersin’i tanıtmak üzere vermiştir. Bu halde internet
sitesinde yayınlanan fotoğrafa herkes ulaşabileceğine göre davacı resmini
siteye vermekle izin vermiş demektir. Fotoğrafın altındaki yazılar Mersin’in
eski görünümünü belirten yazılardır. Bu resimdeki ana amaç kişi değildir. Bu
görünüm ile davacının kişiliğine saldırıdan da bahsedilemez.” demiştir.
Temyiz sonucu dosyanın geldiği Yargıtay 11.Hukuk
Dairesi, kararı bozmuştur. Bozma kararında, “Dava konusu resmin görüntüleme amacının çocukluk çağına ve özel
yaşamına ilişkin olduğu kuşkusuz olup, mahkemenin kabulünün aksine, dava konusu
fotoğrafın kültürel ve tanıtım amaçlı olarak anılan sitede yayınlanmak üzere
rıza ile verilmiş olması, bu resmin izinsiz bir şekilde başkaları tarafından
ticari amaçlı çoğaltılmasına ve kullanılmasına da izin verildiği anlamına
gelmez. Resmin izinsiz ticari amaçla kullanıldığı sabittir.” Denilmiştir.
Yerel mahkeme, bozma kararına direndi. Mahkeme,
“Resimdeki görünüm ve yazılar bir bütün olarak değerlendirildiğinde resmin
ticari amaçla kullanıldığı söylenemez” ek gerekçesini göstererek, davanın reddi
şeklindeki ilk kararında direndi. Dava, geçen Çarşamba günü Yargıtay Hukuk
Genel Kurulu’nda görüşülüp karara bağlanandı. Kurul, “Fotoğrafın çocukluk
çağına ve özel yaşama ilişkin olduğu, kültürel ve tanıtım amaçlı olarak sitede
yayınlanmasına rıza gösterildiği, bunun ticari amaçla çoğaltılıp kullanılmasına
izin verildiği anlamına gelmediği” şeklindeki daire kararını yerinde bulup
onadı. Mahkemenin, davayı reddeden direnme kararı ise oybirliği ile bozulmasına
karar verilmiştir. .
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09.09.2013 tarihli kararında da ise , “Dava, resmin ticari amaçla kullanılmasından kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece Borçlar Kanununun 49’uncu maddesi uyarınca 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine vereceği para tutarı da adalete uygun olmalıdır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Somut olayın özellikleri gözetildiğinde davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın yüksek olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece daha makul bir manevi tazminata hükmedilmek gerekirken yazılı miktarda tazminata karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulmasına” kararı vermiştir.
2-Fotoğraf ve Sesin İzinsiz Ticari
Amaç Dışında Kullanılması
FSEK’in 52. Maddesinde,
“eseri sunmak ve eseri yayınlamak
hakkı sadece eser sahibine verilmiş ve bu hakkı sadece yazılı bir sözleşme ile
bir başka şahıs veya kuruluşa (sözleşme maddeleri içeriğine göre oluşacak
şartlarla) vermesi” belirtilmiştir.
Bu madde hükmüne göre, başkasına ait resmi veya sesi
kullanmadan önce ilgili hak sahiplerine ulaşarak izin alınması gereklidir.
Eser sahiplerine ait haklar Fikir ve Sanat Eserleri
Kanununun 66. maddesinde ayrıntılı bir şekilde açıklanmıştır. Sorunun internet
ortamında oluşması da bu maddenin uygulanmasında sorun yaratmamaktadır ve diğer
eserler için öngörülen yaptırımlar aynen internet ihlallerinde de uygulanır.
FSEK’in 8. maddesinde “bir eserin sahibi onu meydana getirendir” demektedir.
Bu temel kural üzerinden gidildiğinde internette yayınlanan içerik, ses,
fotoğraf, resim onu hazırlayan özgün içeriği yaratan kişiye aittir.
Yukarıda belirttiğim gibi bu içeriklerin
kullanılabilmesi için ya telif bedeli ödenerek kullanım hakkı satın alınmalı
veya yazılı izinle kullanım hakkı alınarak kullanılmalı aksi halde kanunda
belirtilen tazminat ve ceza davaları ile karşı karşıya kalınabilir.
Bir eseri sahibinin içeriklerin Facebook, Twitter ve
benzeri sosyal medya üzerinde paylaşılması Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun
yaptırımları ile karşılaşılmasına sebep olur.
Anayasanın “özel hayatın gizliliği”
başlıklı 20. madde gereğince de herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı
gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının
gizliliğine dokunulamaz. Yine Anayasanın “haberleşme hürriyeti” başlıklı
22. maddesinde, herkes haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği
esastır. Bundan başka, Türk Medeni Yasa‘nın 24. ve 25. maddeleri ile koruma
altına alınmış olan bu hakların saldırıya uğramasının yaptırımı da Borçlar
Yasası ‘nın 49. maddesinde düzenlenmiştir.
Tüm bu sebepler ile kişinin fotoğrafı ve sesi ticari amaç ile yayılmasa bile söz konusu fotoğraf ve sesin izinsiz kullanılması halinde bu kullanımı engelleyebileceği gibi yukarıda belirmiş olduğumuz davaları da açabilecektir.
Av. Gülden Mehmed
Altın